Nöbetçi Eczaneler
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik başlatılan bilirkişi soruşturması tamamlandı.
Hazırlanan iddianamede, İmamoğlu hakkında “Yargı Görevi Yapanı, Bilirkişiyi veya Tanığı Etkilemeye Teşebbüs” suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ve siyasi yasak istendi.
“CUMHURBAŞKANI BENİ SİYASETTE DEVRE DIŞI BIRAKMAK İSTİYOR”
İstanbul’da temel atma törenine katılan İBB Başkanı İmamoğlu, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Hakkında hazırlanan iddianameye tepki gösteren İmamoğlu, “Beni siyasette devre dışı bırakma çabasını gösteren kişinin adı belli. Sayın Cumhurbaşkanı” dedi.
İmamoğlu, “TÜSİAD konuşmuş, konuşacak. Ben olsam TÜSİAD’ın yerinde içlerinde kaç üye varsa konuşurum. Diyelim ki konuşmuyor, toplumun önünde başını önüne eğip gezecek” dedi.
‘KENDİSİNİ MERTÇE MİNDERE, SANDIĞA DAVET EDİYORUM’
İmamoğlu, basın mensuplarının sorularını yanıtladıktan sonra X hesabından yaptığı paylaşımda da “Hakkımda 25 yıl hapis cezası istenen davaların altında Sayın Cumhurbaşkanının imzası vardır, başkasının değil, kimseyi kandıramazsınız. Kendisini mertçe mindere, sandığa davet ediyorum. Kasımpaşalı gibi davransın, Bizans oyunlarıyla yargı aracılığıyla ayak oyunları yapmayı bıraksın. Bu millet cesur olanı, mert olanı sever” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“Şu anda beşinci siyaset yasağıyla ilgili bir iddianame ya da mahkeme süreci ve yine 25 yılı aşan bir hapis cezasıyla yargılanan bir kişi durumundayım. Mevzu olan bu mahkemelerin ya da iddianamelerin hiçbirisi bırakın iddianameyi, kaleme bile alınacak işler değil. Bu manada meselenin yargıda bu işlerin altına imza atan insanlar olmadığını biliyorum. Beni siyasette devre dışı bırakma çabası gösteren kişinin adı da belli. Sayın Cumhurbaşkanı… Bu konuda 2019’dan bu yana cumhurbaşkanı bu hamleleri birkaç kez daha yapmıştır, denemiştir, normalleştirmiştir.
2019’da YSK’yı etki altında tutmak adına ‘Sen 13 bin oyla İstanbul’da seçimi kazanacağını mı zannediyorsun’ diyecek kadar, o günden bugüne konuşmalarıyla Türkiye demokrasisini zedelemiştir. Türkiye’nin hukuk sistemini ne yazık ki kötü etkilemiştir ve iş bugünlere gelmiştir.
Mücadelesini hala bu alanda sürdürüyor. Ben buradayım. Er meydanında mertçe güreşilir. Mertliğin yeri sandıktır. Seçim kazanılabilir, kaybedilebilir, mertliğe davet ettim defalarca. Ama tercih başka. Bir de heybeden bahseden kendileri, turplardan bahseden kendileri, bu süreçlerin tamamının savcılığına soyunan kendileri, bunu kendi diliyle ifade ediyor. Ama sonra da “Beni ilgilendirmiyor, bu yargının işi” diyecek kadar da sürece dair talihsiz, kötü açıklamaları yapan yine kendisi.
Bütün bunların arkasında sayın cumhurbaşkanı var. Ben demiyorum, kendi söylüyor.
Heybedeki turplardan kendisi bahsediyor. Ceza almalı diyor. İnsanları tehdit ediyor.
İddianameler benim hiç umurumda değil, vız gelir tırıs gider. ”
Haber Kaynağı : 12punto