CHP grup toplantısı Özgür Özel’in kürsüye çıkmasıyla başladı. Özel’in kürsüye davet ettiği ve bir süre önce Demokrat Parti’den istifa eden Cemal Enginyurt ile Salih Uzun’a rozetleri takıldı. İki isim, resmen CHP’ye katıldı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında kürsüye çıktı. Özel, konuşmasına başlamadan önce bir süre önce Demokrat Parti’den istifa eden bağımsız milletvekilleri Cemal Enginyurt ve Salih Uzun’u davet etti. Özel, Enginyurt ve Uzun’a rozetlerini taktı. Bir süredir CHP’ye geçecekleri konuşulan iki isim, resmen CHP’ye katıldı.
Kürsüye çıkan Salih Uzun sözlerine, “Merkez sağdan geliyorum” diyerek başlayan Uzun, şunları söyledi:
“Allah biliyor ya çok da uğraştım. Ben buraya geçmişime sünger çekerek, tümüyle değişerek gelmedim, ben buraya çünkü bugün yapılacak tek şey birleşme.”
Daha sonra sözü Cemal Enginyurt aldı. Enginyurt ise “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı attıkları için TSK’dan ihraç edilen teğmenleri işaret ederek; “Senin olmaya gelmedik, olmayacağız Erdoğan. Mustafa Kemal’in askeri olmaya geldik” dedi.
Enginyurt, sözlerine şöyle devam etti:
“Silivri’dekiler adına sesleniyorum. Suçsuz yattığımız zindanlarda sizi yatırmazsak bize yazıklar olsun. Jeliboncu deliler bunu anlamasa da biz CHP’nin helal oylarıyla seçildik. Biz CHP’ye kalk dediğinde kalkan, otur dediğinde oturan, gel dediğinde gelen, git dediğinde giden tasmalılardan olmak için değil, güçlü bir irade için geldik.”
Ardından CHP lideri Özgür Özel, partisinin gündemini aktarmak üzere kürsüye çıktı. Özel konuşmasına, Kartalkaya’da 79 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan yangın faciasındaki ihmaller zinciriyle başladı.
‘BU MIZRAK DAHA FAZLA ÇUVALA SIĞMAZ’
Özel’in konuşmasından satır başları şöyle:
“Adalet Bakanı’nın önce resmi yazı ile görevlendirdiği, sonra kabul etmeyip, ‘Bu rapora Bolu Belediyesi’ni ilave etmezseniz almayız’ dedikleri, ‘Bu rapordan Turizm Bakanlığı’nı çıkarmazsanız almayız’ dedikleri rapora ‘korsan’ dediler. İçişleri Bakanı olay günü tüm sorumluların 10 gün içinde belirleneceğini taahhüt etmişti. Bugün o sözün üzerinden tam 14 gün geçti. Sorumlular ortada yok. Sorumluluklar ortada yok.
Resmi görevlendirme yazısını açıkladık. O günkü 7 kişilik bilirkişi heyeti, mesleki namuslarına da kişisel onurlarına da sahip çıktılar ve suçlu görmediklerini o rapora ilave etmediler. O günden bugüne yeni bilirkişiler geldiler, birkaç gün çalıştılar ama ne eski rapor ne ayrı bir rapor ortada hiçbir rapor yok. Oysa gözaltındakiler hâkim karşısına çıkarken o rapora göre sorumlulukları belirlenecek, gözaltından tutukluğa sevki talep edilecek ya da edilmeyecek. Hâkim tarafından karar bilirkişinin bulduklarına göre verilecekti.
Raporun iki parçası birbirini suçlayan AKP’lilerden ve onların atadıklarından oluşuyor. Ne raporda ne bir başka yerde olmayan sorumluluğu sosyal medya faaliyetiyle CHP’ye yüklemeye çalışanların milletin gönlünde yeri olmadığı, herkesin bu meseleyi doğru yerden okuduğunu gördüler.
14 gündür kıpırdayamıyorlar. 14 gündür bilirkişi raporu olmaksızın tutuklamalar yapıldı ve 14 gündür hâlen daha Bolu Cumhuriyet Başsavcısı’nın Ankara’dan yediği tazyik üzerine hakikatten “AK Parti’yi nasıl sıyırırım, buraya Cumhuriyet Halk Partisi’ni nasıl bulaştırırım?” bunun çabası var.
İçişleri Bakanı hâlen daha verdiği söze rağmen sessiz bir şekilde duruyor. Bu utanç, maalesef. Bu mızrak daha fazla bu çuvala sığmaz. Bu utanç daha fazla gizlenemez ama bekleyecekler, bekliyorlar.”
‘BU BAKANI DERHAL GÖREVDEN ALINIZ!’
Özel, konuşmasının devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenerek şunları söyledi:
“Erdoğan’a sesleniyorum. Ankara İl Kongresi ayıplı bir işti. Yanlış yaptınız. Şimdi büyük kongreyi beklemek daha büyük bir yanlıştır. Bu bakanı derhâl görevden alınız. Çünkü onu ne gün görevden alırsanız alın şu gerçeği değiştiremezsiniz: Bu bakanı da iktidarınız boyunca bu ülkeye felâketler yaşatan bütün bakanları da atayan kalem sizsiniz. Kalem sizin, mürekkep sizin, sorumlu sizsiniz. Bunu değiştiremezsiniz.”
Yangından sorumlu olanların Ankara’da olduğunu vurgulayan Özel, “Bunları bir savcı tutup da sorgulayamıyor. Örneğin Turizm ve Kültür Bakanı’na sorulacak çok sorunun, arılanacak çok cevabın ve gerçekten sorulacak bir hesabın olduğuna bu milletin yüzde 99,9’u ikna olmuş durumda” diye konuştu.
Özel, şunları söyledi:
“Ama bunu yapmak için bir soruşturma komisyonu kurmak gerekiyor Meclis’te. Bakanlar, Meclis’te kurulacak bir soruşturma komisyonu, bunun kurulma talebi suç duyurusudur. O dilekçenin Meclis’e gelmesi savcılık aşamasıdır. Meclis’teki komisyonun oluşturduğu raporun oylanması mahkemeye sevktir. Kabulü Yüksek Divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesi’nin yargılamayı yapmasıdır.
İşte bunun için bu Meclis’e görev düşüyor ama maalesef 16 Nisan 2017 referandumu bir tek adam rejimi yaratırken sahada işlenen suçların Ankara’da, tepedeki sorumlularını, bazen ve veya iş birlikçilerini sorgulayamama konusunda da kendisine önemli güvenceler aldı.”
Sözlerine açıklanan ocak ayı enflasyon rakamları ve ekonomideki gidişatı değerlendirerek devam eden Özel, açıklanan 2025 asgari ücretini hatırlatarak, “Emekçilerimizi 1 yıl sefalete mahkum ettiler” dedi.
‘ASGARİ ÜCRET CEBE GİRMEDEN AÇLIK SINIRININ ALTINDA KALDI’
Özel, şunları söyledi:
“Bu her emeklinin, her memurun cebine girecek paradan yüzde 4 çalmak demektir. Bir buçuk yıl önce göreve geldiğinde enflasyon yüzde 38 olan Maliye Bakanı, dün yüzde 42 olarak gerçekleşen enflasyonu başarı saydığını söylemiş. Türkiye enflasyonda dünyanın en kötü altıncı ülkesi. Dünyanın geri kalan bütün ülkelerinin enflasyonları bizden daha düşük. Türkiye’de aylık enflasyon, dünyadaki 140 ülkenin 1 yıllık enflasyonundan yüksek. Erdoğan’ın içimize sindi diyerek makul gördüğü asgari ücret, daha ilk aydan, yani emekçinin cebine girmeden, tam da dediğimiz gibi açlık sınırının altında kalmıştır.”
Haber Kaynağı : 12punto